Türkiye ile Yunanistan arasında imzalanan Mübadele Antlaşmasının 93.yıldönümü sebebi ile bu sene Girit ve Balkanlar’dan gelen mübadillerin yemek kültürünün konuşulduğu seminere Nedim Atilla önce tarihten bahsetti. Müslüman Türkler ve Ortodoks Rumların yer değiştirmeleri ile tarihe büyük damgasını vuran büyük mübadelede, İstanbul, İmroz (Gökçeada) ve Tenedos (Bozcaada) dışında yaşayan tüm Ortodoks ahalinin, yani Ortodoks Rumlar, Ortodoks Türkler ve Ortodoks Ermenilerin, ve Kavala- İskeçe arasındaki Karaçay’ın doğusundaki bölgede yaşayan Müslümanlar dışında Yunanistan topraklarında yaşayan tüm Müslümanların yer değiştirmesi anlamına geliyordu.
Seminere girmeden önce misafirlere sunulan “kritikos peksimados” ile ilgili de çok enteresan bir hikaye paylaşan Atilla, şunları ekledi:
“Arpa ve çavdar unundan yapılan krakerlerin üzerine çok yumuşak bir peynir sürülür, üzerine zeytinyağı ve taze kırmızı biber ya da toz kırmızı biber konulur. Bu basit yemek Girit’liler için özgürlüklerine ve yurtlarına düşkünlüklerini temsil eden bir yemektir. Mesela derler ki, ‘evdeki peksimeti ve zeytinyağını tercih ederim, yabanda şeker yiyip başkasından emir almaktansa,’ bu sunulan kraker bir Girit’linin sadece bunu yaşayarak ama özgürce yaşayacağını sembolize etmektedir. Boşnakların ise kuru baklagillere olan düşkünlüğünü ‘biz mutlaka gün aşırı baklagil yeriz’ sözü ile açıklıyor.”
Daha sonra günlük konuşma dilinde sıkça kullanılan tekerlemeler ve deyimlere deyinen Nedim Atilla, özellikle içinde yiyecek ve yemek isimleri geçen örnekleri açıklarken misafirlere hoş dakikalar geçirtti. Daha sonra NAR Lokanta tarafından hazırlanan ziyafete Cafe Aman’ın seslendirdiği mübadele ezgileri eşlik etti.
23 Ocak 2016