Yemek tarihçisi ve Yeditepe Üniversitesi Gastronomi Bölümü öğretim görevlisi Yrd. Doç Dr. Özge Samancı'nın sunduğu seminerde katılımcılar ile Osmanlı'nın şerbet kültürü ile alakalı çok faydalı bilgiler paylaştı.
Özge Samancı sözlerine şu şekilde başladı: “Yaş mevyeler, kuru meyveler, çiçek özleri, baharatlar, badem ve fıstık gibi kuruyemişler kullanılarak şerbet, hoşaf yada şurup hazırlanabilir. Tüm bu içecekler Osmanlı yemek kültüründe önemli bir yere sahiptir.
Önemli bir yere sahip olmasının birkaç sebebi vardır. Öncelikle alkol tüketiminin sınırlı olduğu bir toplum olduklarından ve olan alkol tüketimi de batıda olduğu gibi yemeğe eşlik edilerek içilmediğinden, yemek sırasında yemeğe eşlik etmek üzere su, hoşaf ve bazen de şerbet içilirmiş.
Bunun dışında şerbet ve şuruplar gün boyu ikram edilen lezzetlerdi, özellikle kahvenin yanında. Şerbet ve şurubun bir diğer önemi ise köklerinin tıbba dayalı olması. Tıbbi amaçla hazırlanan çeşitli karışımlar ve şerbetler ilaç niyetine kullanılabilirmiş.”
Daha sonra sırası ile Osmanlı mutfak kültüründe şerbet, şurup ve hoşafların içeriklerine değinen Samancı, ilk yazılı Türkçe yemek kitapları olan Melceü't-Tabbahin, Aşçıbaşı, Ev Kadını adlı kitaplarda geçen şerbet ve şurup reçetelerinden örnekler gösterdi, aynı zamanda şerbetlerin yapımında kullanılan malzemeler hakkında katılımcılara detaylı bilgiler verdi.
Seminer sonrasında katılımcılara demirhindi, nar çiçeği, tarçın ve sumak şerbetleri ikram edildi.
16 Ocak 2014