23 Mayıs akşamı NAR Lokanta ve TCF-Yemek Sanatları Merkezinin (YESAM) ortak olarak gerçekleştirdiği Süryani Mutfağı etkinliği yemek araştırmacısı Nedim Atilla’nın sunumu ile başladı. YESAM Proje Koordinatörü Banu Özden ile birlikte çektikleri sözlü tarih çalışmalarının gösterildiği sunumda, Meryem Ana Süryani Kilisesi Kadınlar Kolu ile yapılan söyleşilere yer verildi. Bakırköy Kadınlar Kolu’nda faaliyet gösteren hanımların Süryani yemekleri ile ilgili anlatımları hayli ilgi çekici aynı zamanda da bilgi vericiydi. Süryanilerin ağırlıkla bulunduğu Mardin, Diyarbakır ve Adıyaman’dan gelen hanımlar kendi yörelerine has Süryani yemeklerini anlatırken, aynı zamanda bu yemeklerin devamını sağlamak için yaptıkları çalışmalardan da bahsettiler. Seminer sırasında Nedim Atilla, katılımcılara Süryani kültüründe çok önemli bir yere sahip olan “kiliçe”yi kırdırarak başladı ve şöyle devam etti:
“Süryanilere özgü bir kurabiye olan kiliçe yaşam gibi bir şeydir. Bunu kırın lütfen, ısırmayın, kırarak yiyin. Hatta mümkünse yanınızdaki insanla beraber kırın, ikiniz kırın ki, ikiniz ortak olun hayata. Kilise girişlerinde, cenazelerde, kız isteme merasimlerinde ve düğünlerde dağıtılır. Ancak kiliçeyi her zaman yanınızdaki insanla kırmalısınız. Bu yanınızdaki insanın hayatının geri kalanına da tanıklık edeceğiniz anlamına gelir. “
Sunum sonrasında NAR Lokantası aşçılarının hazırlamış olduğu kaburga dolması, dövmeç, yumurtalı çiğ köfte, şembörek, kibe, kitel raha gibi birbirinden lezzetli Süryani yemeklerini tadan katılımcılar, Süryani ve Mardin yöresine ait müzikler eşliğinde çok neşeli bir akşam geçirdiler.
23 Mayıs 2015