Aslen Klasik Arkeolog olan Ayfer Yavi, 5 yıl süren Perge ve Enez kazılarında çalışmış olup, o kazılarda bulduğu şarap amforaları, yemek kapları, cam bardakları ile yemeğe karşı bir aşkı oluşmuş. Daha sonra aile mesleğini devam ettirmek üzere 20 yılı aşkın bir süre reklam sektöründe çalışan Yavi, hayatının her evresinde yerel pazar yerlerine olan düşkünlüğünü anlattı. Yemek ve yemek kültürüne olan düşkünlüğü ile dergilerde yazılar yazıp, Açık Radyo’da bir program yapmıştır. Kurduğu Slow Food Yağmur Böreği birliği kapsamında, pazar yerlerini koruma altına alıp, yok olmasını engelleme çalışmalarına yönelmiştir. Pazarlardaki üreticiler ile görüşüp; pazarların nasıl büyüdüğü nasıl geliştiği ile ilgili bilgiler toplamış ve gerekli dökümantasyonu oluşturmuştur.
İstanbul pazarlarının, çarşılarının Bizans döneminden günümüze gelene dek tarihçesini anlatan Yavi, İstanbul’daki ilk Pazar yerlerinden sayılabilecek, günümüzde tramvayın geçtiği Divanyolu caddesinin yerinde bulunan Mese caddesi üzerindeki dükkanlardan oluştuğunu belirtti. Daha sonra Osman’lılar dönemi, konulan vergi sistemleri, esnaf örgütlenmesi, lonca sistemleri tarihten günümüze kadar kurulan pazar tipleri ve satılan ürünler hakkında detaylı bilgiler aktardı.
Seminerden sonra katılımcılara, NAR Lokanta tarafından hazırlanan ve tipik olarak pazar yerleri ve çevresinde görülen, kestane kebap, ekmek arası cızbız köfte, kağıt helva, portakal suyu, turşu suyu, börek ve zeytinyağlı yaprak sarma sunuldu.
29 Ocak 2015